Son üç gün yaşadığımız bölgemizin en büyük yangını fazlasıyla ruhumuzu acıttı. En büyük tesellimiz yayılarak daha büyük alanlarımızı yok etmemesi oldu. Taktir edersiniz ki bu lafta biraz da züğürt tesellisi..

Binlerce mağdur insanımız ve yok olan yüzlerce değeri..

Adı üstünde bu bir doğal felaket.. Elinizden geleni yaparsınız ama tek hedefiniz sadece daha az zahiyat olur. Yani çare olmak çok zordur.

Neyse ben bu yazımda yangını değil sözüm ona gazeteci adı altında saçmalayanlardan bahsedicem. Yangını sonraki günlerde epeyce değerlendireceğiz zaten..

Malum sosyal medya hayatımıza girdiğinden bu yana enkaza dönüştürmediği hiç bir alan kalmadı. Değerlerimiz, toplumu birarada tutan örf ve adetlerimiz kısaca tüm kırmızı çizgilerimiz milyonların gözü önünde çoktan aşılarak başka bir tarafa evrildi.

Editör kısmı beş para etmez, kısa bir cümle yazmayı dahi beceremeyen yeni yetmeler sosyal medyada ben gazeteciyim benim bu kadar takipçim var bu kadar da like alan haberim var diyerek ortalarda caka satıyor. Gerçekle alakası olmayan bir metnin üzerine yine alakası olmayan bir resmi koyarak tamamen uydurma bir haberin üzerine aldığı yorum ve beğenilerden kendini bir halt zanneden bir sürü parodi hesabı ortada kol geziyor. Bu hesaplarda insanların sinir uçlarına dokunarak haber adı altında saçmalığa ve sahteliğe imza atan bu müptezellere bir destek de yapay zekadan geldi. Adı üstünde yapay zeka desteği ile yapay haberler ortada cirit atmaya başladı. Örneğin sadece yapay zeka ile hazırlanmış ve saçma sapan sokak röportajları yayınlayan bir hesabın yüz binlerce takipçisi var. Bu bile toplumsal olarak çöktüğümüzün resmidir. Haliyle işimiz gereği sürekli tasvip etmesek de dijital dünyada olan biteni takip etmek durumundayız. Bu karmaşanın içinde doğru ve yanlış olanı ayırt etmek araştırmadan bir haber insanlarımız açısından çok zor. Ne yazık ki eline android telefonu alan herkes bir hesap açarak gereksiz ve paspaye konuları insanların önüne sürüyor. Hatta bu durumu ciddiye alarak bir de paylaşanları bir kenara koyuyorum.

Ciddi bir yangın yaşadık şimdi yaraları sarma zamanı. Ama gelin görün ki yangın bölgesine gitmemiş alakası bile olmayan ergenler bizi gazetecilik öğretmeye kalkıyor. Başına Ödemiş ibaresi koyarak yok son dakika yok geyik yok itiraf gibi tabirlerle kimin dahi olduğu belli olmayan hesaplarla iş yaptığını zanneden müptezeller ortada kol geziyor. Haliyle insanlarımız bu tür hesapları ciddiye alarak inanıyor, beğeniyor ve paylaşımlarının altına yorum yapıyor.

Bu tür hesaplara ulaşarak ”hayırdır kardeşim sen kimsin ?” diye sorduğumuzda ”boşver abi yaa ciddiye alınacak bir şey yok, öyle takılıyoruz işte” cevabı alıyoruz. Yani diyor ki sal beni çayıra mevlam gerekirse bizi kayırır diyor. Yani ne yazık ki sırf beğeni ve yorum alarak tatmin olan ucuz ve seviyesiz birçok kişi bu alanları doldurmuş durumda. Bu yüzden gerçekler ve yalanlar iç içe girerek nötr bir durum yaşıyoruz.

Örneğin nötr olmuş insanlar yangından kurtarılmış bir köpek ya da eşeği, kurtarılmış bir insandan daha çok değerli olduğunu düşünerek binlerce like ve yoruma boğuyor. Bu bile akıl sağlığımızın ne kadar hasta olduğunu gösteriyor.

Ne yazık ki insanlar kameranın çektiği herşeyi, her kurguyu gerçek zannedip onun üzerine üzülüp yada seviniyorlar. Halbuki kameranın belli bir açıda konumlandırıldığı her kurgu sahte ve gerçeklikten uzaktır. Haliyle sizde bu sahteliğe dahil olursunuz. Aslında günlük hayatınızda size birisi göz göre göre yalan söylese kızar ve o insandan soğursunuz. Ama bu tavrınız neden sosyal medya kavramında işlemez, anlamak ve tanımlamak mümkün değil.

Hayatı yaşamak ciddi bir olaydır. Bakmayın siz kalkıpta tam tersini söyleyerek akıl veren kişilere. Bu dünyada yok olmak var ölmek var..

Neresi gayri ciddi.

Open chat
Haber Ödemiş Hattına Hoşgeldiniz.. Lütfen iletinizi yazınız !